Müşteri sorununu çözmek için her türlü çabayı göstermeli veya "müşteriyi elinden tutup" ilgili uzmanlara götürerek müşterinin memnun kaldığından emin olmalısınız. Aksi takdirde, kurumun iç yapısının müşterinin sorunundan çok daha önemli olduğunu açıkça ortaya koymuş olursunuz.
Peki bu derecede ciddi bir tavır sergilemek her zaman uygun mudur? Örneğin, geliştiriciye ödeme ile ilgili bir soru yöneltildiğinde, "bu konuyla hiçbir ilgim yok" şeklinde verilen bir yanıt dışında kendisinden başka bir şey beklemek doğru olur mu? Hakkınızı vermek gerek, elbette farklı durumlar söz konusu olabilir. Çoğu zaman, müşterilerin kendileri de bir şirket çalışanının her konuda yardımcı olamayacağını bilir. Ancak yine de, hoş olmayan bir deneyimin yaşanmasına neden olabilir: yardımda bulunmadılar, protokol dışına çıkan özel bir muamele görmedim.
Bu bağlamda, satış elemanı harika bir rol model olarak gösterilebilir. Nadiren pes eder ve bir sonuca ulaşmak için imkansızı başarır. Satış elemanı, kendi başına halledemeyeceği bir satış fırsatı doğduğunda, istediği neticeyi elde etmek için temizlikçiden müdüre kadar herkesi "dürter" ve elindeki tüm imkanları kullanır.
Elbette, müşteri memnuniyetinin satış elemanlarını ilgilendirmesi, aldıkları komisyon ile alakalıdır. Satış elemanlarına kıyasla, yardım masası personeli doğrudan ürün veya hizmet satmaz. Bununla birlikte, şirket karı, görevlerini ne kadar iyi yerine getirdiklerine büyük ölçüde bağlıdır.
Üç örnek ele alalım. Her birinde müşteri, sorularını yetkisi olmayan kişilere yöneltmiştir.